"Galatasaray"lılık "Galatasaray"lılıktır..Kimin kimden fazla Galatasaray'lı olduğunun hiçbir önemi yoktur; sorgulanamaz da...Babam gibi futboldan çok iyi anlayan liseliler olduğu gibi hiç alakası olmayan GSL'liler,liseli fenerli,bjkli liseliler gördüm...Lise mezunu hasta Beşiktaşlı olan bir arkadaşımın geçen seçimler öncesi bana nazire yaparcasına "Özhan Başkanıma oyumu vereceğim,Tanrı başımızdan eksik etmesin" diyerek dalga geçmesini unutamıyorum.Kulüp üyesi olup oy vermek için tüzüğe göre liseli ve alaylıların vermiş olduğu rakamların major saçmalığına girmek zaman kaybı...Bunu zaten herkes biliyor...Üstelik Galatasaray'ın tarihi başarılarının arkasında her zaman Alaylı başkanlar olduğu da bir gerçek...
Ancak ne garip ki , ne zaman başarılı olan alaylı bir başkan çıksa bir an geliyor bir şeyler dönmeye başlıyor...Birileri harekete geçiyor,birileri kulisler yapmaya başlıyor, bişiler bişiler....
"Birileri Galatasaray'ın halka inmesini istemiyor" doğru bir klişe...Zaten istenilse tüzük-yönetmelik çok daha önce değişmiş olurdu..Tarihin en başarılı Galatasaray Başkanı Sayın Faruk Süren'in sözleri çok anlamlıydı...."Galatasaray UEFA kupasını aldığı an şeref tribününde sevinmeyen Galatasaray'lılar vardı"...Bu cümle anlamı itibariyle çok önemlidir ve aslen "Derin Galatasaray"ın varlığını ispat niteliğindedir.
UEFA kupasının alınması Galatasaray'ın dünya devi olmasındaki ilk adımdı...Bu adımlardan bir diğeri tabana yayılmak ile gerçekleşecektir.
Canının istediğini Başkan yapan, istemediğini indiren bir zihniyetin varlığı Galatasaray önündeki en büyük tehlikedir.Galatasaray Spor Kulübü'nün bir dünya kulübü olması "Derin Galatasaray"ın temizlenmesi ile mümkün olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder