16 Temmuz 2009 Perşembe

Tobol:1 Galatasaray:1

"Sensiz geçen günlere yazıklar olsun" diyerek 2009-2010 sezonunu açıyorum;hayırlı olsun. Öncelikle haritada görmek istediğimiz tobol'a bakalım; http://maps.google.com/maps?sourceid=navclient&rlz=1T4ADBF_enTR331TR332&q=kazakhstan+map&um=1&ie=UTF-8&split=0&gl=tr&ei=a3lfSpT3CoGUjAfZqc3SDQ&sa=X&oi=geocode_result&ct=title&resnum=1
Buradan , Uefa yetkililerine blogspot aracılığı ile seslenmek istiyorum.Avrupa ligi diye bir şey uydurdunuz.Tamam onu yedik.CL gölgesinde kalan uefa cup'a endüstriyel futbol tadı kattınız; o da tamam. Kazakistan neresi kardeşim.. ne alakası var..enleme bakıyorum sağdan kaptır git moğolistan,boylama bakıyorum vur yukarı sibirya...

Galatasaray'ımızı ilk ciddi maçında "an" itibari ile yeterli gördüm.Gökhan Zan ile Servet zaman içinde anlaşır.Tandemde Zan'ın, Servet ile uyumu tatmin edici idi... Pozisyonların içine girerken yada topla çıkarken ağır gözükseler de göze batan hata yapmadılar...Geçen sene defansdan Servet'in çıkışlarını görürken belki bu maçlık, belki taktiksel , Zan'ı ileriye deplase olurken biraz daha fazla gördük...Kanatlar özellikle "çizgileri" fazlaca kullandı.Alpaslan'ı taç çizgisini çok sık kat etti. Aynı şeyi Aydın bir türlü yapamadı. Erhan ve Yaser konusunda halen bir fikrim yok ancak bu sene kiralık olarak sürekli forma giyebilecekleri bir takıma gitmeleri onlar içinde çok iyi olabilir. Mustafa Sarp'ı beğendim.Risksiz,ayağa tıkır tıkır toplar attı.Ara ara geriye ve yana dönerek top yapma kısmını bırakırsa çok daha iyi olur .O kadar yana ve geriye dönmesinin nedeni ise topu ayağında tutacak/kullanacak deneyimli adamların bu maçta kadroda olmaması olabilir.Pozisyonlardan kaçmaması ,pas verdikten sonra sürekli açığa kaçması da pozisyona focus olduğunun bir başka göstergesi.

Uğur'u yeniden sarı-kırmızı içinde görmek başka bir mutluluk.Hasret dolmuşuz sana Uur !

10 numara güzel durmuş Arda'da, Baros yine candır !
Tobol heyecanlı bir halı saha ekibi. Diğer maça da as kadro ile çıkmamıza gerek yok.Gençler göstersin kendini.Rijkaard ve Neeskens'i gözlerinden öper yeni sezonda başarılar dilerim.


Tobol 1-1 Galatasaray Gol Milan Baros @ Yahoo! Video

1 Haziran 2009 Pazartesi

2009, futbol zevkimin katilisin !


Hayatımda daha kötü bir futbol sezonu geçirdiğimi hatırlamıyorum.Hangi takımın başarısını istesem tersi oldu.

Galatasaray: Sezon başında CL'den elenmemize benim kadar sevinen az Galatasaray'lı olmuştur. CL'ye katıl , ikinci olsan bir türlü olamasan bir türlü..üçüncü olmak için kasacan sinir stres vs...En azından banko uefa kupası ,vira vira dedik başladık.Gelinen sonuç beni futbola küstürdü.Öyle ki ,Hamburg maçından sonra canım ne futbol seyretmek nede yazmak çizmek istedi...Hele finale kalan Shaktar-Werder'i gördükten sonra daha da kahroldum.Böyle bir kadro ile bir daha hayat boyu yakalamayacağımız bir fırsatı da kaçırmış olduk...Başta Adnan Polat ve sezgin kankagiller olmak üzere yapımda emeği geçen herkese binlerce teşekkür. 2000 yılındaki o kadrodan 5 gömlek daha iyi olan bir kadroyu iç çekişmeler ancak bu kadar bitirebilirdi .Helal olsun.Galatasaray kötü gidiyor bunu ayrıca değerlendirecem.

Man.Utd:Sözüm sana Sir Ferguson; final maçındasın , JSPark çekiğini oynatmak niye,Rooney'i kanada o kadar çektin ki maç boyunca top toplayıcı çocukla kankaya bağladı.Tevez'le nasıl başlamadın...O'shea yerine beni koysan daha iyi kullanırdım kanat toplarını ...Saymakla bitmez...Tarihimde Manu'yu hiç bu kadar ezik görmemiştim.İlk 10 dk 5 şut ,onun dışında sahada refakat...Barca istese 5 tane rahat atardı...Bu arada Barca uzay takımı olmuş...kim yenebilir bunları bilemiyorum...

Liverpool: Chelsea deplasmanında o oyunu oynadıktan sonra ayakta alkışlayarak gönderdik çocukları...Bu takımın yıllardır eksik olan sıkıntısı forvet ve kaleciydi....Forvet çözüldü ama kaleci hala ve hala çözülmedi....Cech yada V.D.Sar gibi bir dev yok...Olmazsa zor olacak.

Millwall: Bu sefer tamam dedim...Playoff'lara kaldılar Leeds çıktı, gittiler Elland Road'dan beraberlik aldılar finale kaldılar.Scunthorpe karsısında 50.000 aslanla 2-1 öne geçtikleri maçı verdiler...Ekran başında kahrolduk...Tam CL 'ye çıkarız bir şekilde derken 85.dk bitirdi herşeyi.Seneye yine yeniden vıdı vıdı vs vs ...

Kısaca ,2009 futbolumun katilisin...Kumarda kaybettik aşk'da kazandık en azından...Buna da şükür...

27 Nisan 2009 Pazartesi

CL 1/2 haftası

Baharı ,yazı sevmem ama nisan ve mayıs futbol adına candır.... 2 ay boyunca CL'sinden tut ,Uefa'ya ordan şampiyonluk yarışına devleşir seyir zevki...Her alanda finale geliyoruz;
Yarın Barcelona-Chelsea ile başlıyor...Barca ve Chelsea'nin muhtemel takım kadroları;
Barcelona: Valdes, Dani Alves, Puyol, Pique, Abidal; Xavi, Keita, Busquets; Messi, Eto'o, Henry.
Chelsea: Cech, Mancienne, Terry, Ivanovic, Bosingwa; Mikel, Lampard, Belletti; Kalou, Anelka, Malouda.
Liverpool maçında kenarda oturan Terry sahadaki yerini alacak .Deco ve Carvalho'nun olmaması sıkıntı ama diğer Portekizli Quaresma kadroda. Malum Plütonlu Messi ve saz arkadaşlarından bahsetmeye gerek yok. Barca için 1.5 oran cazip.

Devşirmelerle dolu ,aslında İngiliz sayılmayan Arsenal ile Man Utd'ye gelecek olursak; Liverpool deplasmanında döktüren ama M'boro maçında dökülen Arshavin bu maçta Manu'yu zorlayabilir...Van Persie ve Adebayor bildiğiniz gibi...
Manu son Tot'ham maçında 2-0 ile bizi ilk yarı şaşırtırken, Shrek Rooney, Oto sanayi saç kesimli Ronaldo ile sonuca sağlam gitti. Güney Londra'lılar çarşamba günü Manchester'da zorlanacak.Man.Utd. için 1.55 güzel oran

Green Street Hooligans 2

Hayatımda seyrettiğim, bakın hayatımda diyorum istisnasız en ama en kötü film...Yani o kadar kötü ki yazacak kötü bir cümle bile bulamıyorum...Bu kadar boş bu kadar boktan bu kadar kötü bir film daha izlemedim.Filmin uzaktan yakından ilkiyle alakası yok...Hapishane'de geçiyor ve en alakasız yerlerde mahkumlar sürekli birbirine giriyor...Yani daha kötüsünü izlemedim...Sakın diyorum...Biz İngiliz sinemasını adam bilirdik bu film İngiliz sinemasının yüz hatta ikiyüz karasıdır...Küfür edecem zor tutuyorum...10 üzerinden 0 veriyorum 0...

Bakış

Sivasspor-Trabzon maçı ile başlayalım...Sivas yine oynamadan,70 futbolu'nun bütün incelikleriyle galip geldi.Öyle yada böyle galip geliyorlar.Futbola hiçbir yenilik kazandırmadan,göz zevkimizin içine ederek bir şekilde yürüyorlar...Bu futbol anlayışıyla ilgili olarak bir şey yazmaya gerek duymuyorum...İddaa ediyorum şampiyon olamayacaklar...Ne zaman göze güzel gelen çağdaş futbolu ortaya koyarak galip gelirler o gün tebriklerimi sunarım...Gaziantep maçında puan kaybetmeleri çok yüksek ihtimal...

Beşiktaş şampiyonluğu yüksek ihtimalle alacak...Eskişehir maçında yeterli ve güzel bir oyun oynadılar...Bu hafta derby'den galip çıkan taraf olurlar ...Fikstürleri kötü...Ama dünkü Beşiktaş taraftarıyla ,takımıyla bu işi başaracak gibi bir görüntü çiziyor...

Fenerbahçe bu sene alışık olduğumuz ruhsuz görüntüsünü bu maçta da çizdi...Ankaragücü fark istese yakalardı...Semavi ve Serkan devleşti...Jaba bütün sezon böyle maçlarımı bekliyor nedir...Bu görüntüyle kupa yine yarınlara kalacak gibi...

Ve gelelim bizim çocuklara...Senenin en iyi transferi istisnasız Milan Baros...Mahalle maçına koy orda bile uğraşır...Serkan Kurtuluş ve Semih Kaya'nın oyunu hoşuma gitti.Serkan biraz toparlanırsa sağ kanatta iyi işler yapabilir...M.Topal vasatın biraz üstünde idi...Konuştuğum birçok arkadaşım son dakika o golü yiyeceğimizi hissetmiş...İlginç...Bari uefa kupasına katılalım da ayıp olmasın...

Haftaya;Beşiktaş kazanır,G.Antep yenilmez,Galatasaray alır gibi...

23 Nisan 2009 Perşembe

Obama Aldatmacası

Biraz yürüyüş, bikaç iş ,vs derken uzun süredir uğramadığım film aldığım dükkandaydım gene...Nedense pazar gibi geliyordu bana bugün...perşembe olduğunu hatırlayıp kaç haftasonumu evde geçirmediğimi düşünüp filmlere abandım...Kısa süre önce Türkiye'ye ziyarete gelen Obama ile ilgili bişi geçti elime. "The Obama Deception" ...Obama Aldatmacası diye de çevirebiliriz aslında...Herkesin aksine zerre kadar güven vermiyordu bu adam bana...Aslında yakışıklı,iyi konuşan,güven verici bakan ,duyarlı gibi gözüken bu adama değil arkasındaki güçlereydi şüphem...Bush gibi bir gerizekalıdan sonra bir anda herkesin kurtarıcı olarak gördüğü ,Cosby show'dan çıkar gibi evlerimize giren bu sempatik adam nieydi...Eve gelip filmi seyrettiğimde dönen filmin aynı ,oyuncularının farklı olduğunu daha net gördüm...Seyredin ve seyrettirin...

edit: Videoyu silenlere selam olsun...buyrun burdan deneyin;
http://divxevi.org/showthread.php?t=252079
Unutmayın; korku korkaktır...üzerine gidince kaçar

Ve Millwall CL'ye doğru

Milwall ritüeli...Sezona iyi başla, ortalarında saçmala,son haftalarda zar zor playoffl'ara kal yada kılpayı kaçır...Yine tam bir deplasman takımı olduğunu ispat etti Millwall...6 hafta üstüste deplasmanda aldığı galibiyetler sonucu Playoff'ları garantiledi...Bu hafta 15.Leyton ile kendi sahalarında, son hafta alt sıralarda olan Carlisle ile deplasmanda oynayacak....Enteresan bir durum var..Ezeli rakibi Leeds ile playoff''da final oynama durumu söz konusu olabilir..Ve böyle bir final yılın maçlarından biri olur...Haydi Millwall az kaldı ...

Liverpool bilet fiyatlarını dondurdu

Kırmızılılar 2009-2010 sezonu için bilet fiyatlarının aynı kalacağını açıkladı.Kulübün İletişim Direktörü Ian Ayre mevcut ekonomik kriz nedeniyle bu kararın en doğrusu olduğunu belirtiyor ve taraftarlarının kulübe olan sadakati ve bağlılığı için bir bakıma teşekkür anlamına geldiğini ifade ediyor.
Geçen postlarımızda LFC için bilet fiyatlarını vermiştik...Samiyenin son senesinde her ne kadar "yok abi bizi eşşek yerine koymasınlar artık almicam" gibi "boş" geyikler yapsamda "eşşek" gibi alacam bunu biliyorum...Ama öbür taraftan KOP için 5 maçlık kombo kovalasam mı onu da düşünmüyor değilim....150 pound ile futbol keyfini maximize etsek mi,hatta "İstanbul LFC Sevenler Grubu" kurup arada gidip gelsek mi? Bir de "From İstanbul with Love" pankartını da açarsak her maç öncesi biralarımız bedavaya gelir :)

"İhtiyaç" duymuyorum !

Güner Ümit vardı bir ara...90'ların başında çok ünlüydü programı; Turnike...Günün birinde salakça yaptığı "kızılbaş" esprisi nedeniyle bir anda bitti...Hayat çok garip tak diye bitebiliyorsun anında...Bunun yeni halkasıda "ihtiyaç" yayıncılık olacak gibi.Sen git bir yayınevi kur,dişinle tırnağınla uğraş,sonra hıyarın biri gelsin,işi taşşağa vurmak adına Türkiye'nin yurtdışındaki en önemli markasıyla küçük beyniyle dalga geçmeye çalışsın...Markanın içine sıçsın...Muhtemelen bu soruyu hazırlayan hıyarın kafasındaki duman ve alkol oranı normallerin üzerindeydi ve ortamda dönen geyiğin üstüne soruyu kaleme aldı,akabinde böyle yaratıcı (!) bir soru ortaya çıktı.
Vay be gençliğimizi sınava hazırlayan eğitimcilerimizin durumuna ve espri seviyesine bak...bir eğitimciye eşşek herif diyeceğim hiç aklıma gelmezdi,bunu da gördük...

21 Nisan 2009 Salı

Adamlar "uzay" olmuş hacım



Hava değişikliği fena çarptı...Birkaç saat uyku kendime getirse de yeterli değildi tam...Alarm çaldı sivas-fener maçıyla başlayalım dedim...Malum ilaçlardan bira vs yok, can da çok çekmiyor aslında.

Muhtemelen Bülent futbolcularına Liverpool-Chelsea maçını izletip "90 dakika böyle oynamanızı" istiyorum demiş.Bu kafa zaten sivas'ın formasına bile yansımıştı.Sivas sadece koştu...Bilinçsizce,kombine olmayan ataklarla koştu durdu.Karşısında öyle bir fener vardı ki ,top oynamak nedir bilincine varsalar farka giderdi maç.Fener bu seneyi kafasında öyle bir bitirmiş ki yatsın kalksın sivas'ın haybeye cahil futboluna dua etsin...2 senedir dediğimi iddaa ve tekrar ediyorum.Bu bilinçsiz futbol ile sivas ne şampiyon olacak ne de kupayı alacak...Tamam takım koşuyor,hırslı,70 dk birşeyler yapmak için çabalıyor ama topu olumlu kullanmayı bilmedikten sonra bu iş olmayacak...Sivas'a bir futbol vizyoneri gerek...Kim olur bu bilemem ama vizyoner biri sivas'ın havasını çok değiştirebilir...TD yada başkandan bahsetmiyorum...Kenarda oturacak bir vizyoner...

Theraflu sağolsun ;gözleri tam kapatacaktık ki Liverpool-Arsenal PL maçına bakalım dedim.Baktım ve diyorum ki bu artık delilik....Bildiğimiz delilik...4-4 bitti maç...Klişelere girmek istemiyorum ama bu lig beni klişeye zorluyor ve çok da iyi yapıyor...90+1 de atılan goller,90+3'de verilen cevaplar....Buna ben kelime bulmakta zorlanıyor ve Hamburg maçından sonra kafamda biten futbol zevkini geri getirmek için seneye başvurmayı ciddi olarak düşündüğüm mevzu hakkında bişiler yazmak istiyorum;

LFC ,2008-2009 sezonu için KOP kombinesi 525 pound,yani yaklaşık 1.260 TL , erken rez için uygulanan fiyat ise 488 pound yani 1.170 TL civarında.Dün seyretmiş olduğumuz maçlar benzeri "uzay" futboluna ayıracağınız bütçe 1.260 TL...
5 maçlık kombolarda mevcut.150 pounddan başlıyor fiyatlar...O derece... http://www.liverpoolfc.tv/tickets/season.htm

Bize gelirsek, rakamlar geçen seneki ile aynı.Galatasaray kapalısı için rakam 1300-1400 TL ...yani KOP tribününden biraz daha pahalı (!)...Tamam hastasıyız Cimbomum evet ...12 senedir kombine kart alırım,öncesinde bilet vs...Ama artık bir şeylerden sıkıldım.....hala içimdeki Cimbom aşkı bambaşka o ayrı...Ama kardeşim böyle bir tesise,böyle futbola bu rakamları ödemek artık beni sıkmaya başladı...Galatasaray'ın kötü top oynaması vs de değil mevzuu, karsısındaki takımlar da takım değil, hiç zevk vermiyor oynanan futbol...
Dünkü maç ile ilgili olarak en güzel yorumu arkadaşım yaptı..."Adamlar uzay olmuş hacım" dedi...gerçekten uzay futbolu bile değil,uzayın ta kendisi olmuşlar...Onlar aya biz yaya klişesi ile de bitirelim mevzuuyu...

13 Nisan 2009 Pazartesi

Bitiğin bitiği

Hiçbir beklentimin olmadığı bir derbiydi...İki takımda zaten şampiyon olamayacak,stres yok bari güzel futbol oynansın da senenin son anlamlı maçından da keyif alalım dedik...Al birini vur ötekine...Ben Galatasaray-Fenerbahçe derbilerini dünyanın en büyük derbilerinden biri olarak görmüyorum.Böyle derbi falan olmaz...Derbiyi anlamlı kılan bir bütündür...Taraftarından,futbolcusuna yöneticisinden polisine,hakemine...derbiyi oluşturan öğelerin hepsinin üst düzeyde olması gerekirken herkes bitiğin bitiğini oynuyor...Toplam 2-3 gol pozisyonu olan derbi olmaz...en anlamsız yerde suların atıldığı derbi olmaz...tekmeler tokatlar olmaz...Bu ülkenin herşeyi aşağı doğru gidiyor ve nasıl toparlanacağız bilemiyorum...Sitelere bakıyorsunuz herkes birbirine geçirmeye devam ediyor..."Balık baştan kokar" ilk kimden çıktıysa gidip elini öpmek lazım...Siyasetinden liderlerine,futbolundan medyasına ,okumayan üretmeyen çoğunluk, herkes son sürat ilerliyor dibe vurmak için....Biz buna layığız demek...İçimden ne futbol yazmak ne de konuşmak geliyor...Selametle

9 Nisan 2009 Perşembe

Tebrikler bayanlar

Yine bir Avrupa kupası...Aferin kızlar...

7 Nisan 2009 Salı

Man.Utd:2 Porto:2

Deplasman takımı tabiri vardır. Bizdeki deplasman takımı tabiri genellikle defansda "top geçer adam geçmez" ve "ileri atılan topa hızlı koşup göte bala gol atan adam" formasyonu ile sınırlı.Porto bugün deplasman takımı nasıl olur dersi verdi. Defansda alan savunmasını çok iyi yaptılar.Maçın ilk dakikasından itibaren Manu'yu zorlamaya başladılar.Manu ,Ferdinand'ın yokluğunda çok zorlandı,saçmaladı.Özellikle genç Evans defansda sırıttı.Porto alan savunmasını iyi yaparken soldan Rodriguez,sağdan Hulk göbekten Lisandro ile müthiş kontrataklar yaptı.Nitekim son gol yine iyi bir kombinasyonla geldi.Porto ileri üçlüsü kısa zaman içinde iyi fiyatlara kapışılır.Manu bu futbolla 2004 Porto hezimetini yeniden yaşayabilir.

6 Nisan 2009 Pazartesi

Gaziantep:0 - Galatasaray:1

Hamburg maçından sonra hayata küstüğüm, ötenazi kafasına giren şahsımın o kafadan çıkmasını sağlayan maçtı.Alamasak ,formalite maçlarında "yenilsen de yensen de..." muhabbetine hazırlamıştım kendimi...Kewell muhtemelen İngiltere'den gelen "pazartesi maç" alışkanlığıyla döktürdü.Tam olarak inceleyemedim ama yüksek ihtimalle bugün attığı paslarda isabet oranı %70'in üzerindeydi.Hele ikinci yarının ortalarında kombine bel suyu alma operasyonu devdi.Baros bu senenin en iyi isimlerinden...Attığı golü yanaklarından öperim...25 golü zorlayacak gibi gözüküyor sezon sonunda...Yanına kendisi gibi birisi gelirse seneye , gol rekorları olabilir.Ümit Karan sonunda bana bir mektup daha yazdıracak.Ümit futbolu kafasında bitirmiş..Kendisine sevgilerimizle; jübile öneriyorum başka takım bile değil, o derece...Orta sahada topu güzel çevirdik...Barış-Arda-Kewell-Ayhan etkili anlaştı...Volkan hücumda biraz daha etkili olsa daha farklı olurdu sonuç...Emre ile Balta tandemi mecburi olsa da şimdilik yürüyor.Şampiyonluk zor gibi ,fenerbahçe'yi yenmek sezonun güzel işi olur...Hadi çıkıp oynayalım...

Durmak yok yola devam

Kimin lafıydı hatırlayamadım şimdi...öyle önemsiz biriydi sanırım(!) Klasikleşen iş yoğunluğu,taşınma durumları vs bikaç şey daha girince 1 aydır istikrarı oturtamadım,biraz toparlanma zamanı geldi...Ne de güzel yağmur,soğuk,lodos gidiyorduk güneş inceden zorlamaya başladı...Keyif sezonunu kapattık biraz çalışma vakti...

23 Mart 2009 Pazartesi

Geleceği yakalamak

Perşembe günü yaşadığımız travmanın ardından dünkü mağlubiyet vız geldi...Şampiyonluk yarışında herkes puan kaybetmiş ,biz kesin kazanmalıyız kafasında bile değildim...Öyleki maç başladıktan 5 dk sonra stada girdik...Maçın 40.dk çıkmayı bile düşündüm...Kafaca o derece kopmuşum lig'den..Sahada ki 11 kişinin benden farklı hiçbir yanı yoktu....40. dk'da onlarda bıraktılar,50 dk daha kim oynayacak genişliği vardı...Yazık oldu bile diyemiyorum çünkü yazık olacak bir top oynamadı Galatasaray...;
  1. Maalesef vefa duygusu düşük olan Galatasaray Kulübü simgelerimiz olan Hagi,Fatih Terim'den sonra Bülent Korkmaz'ı da harcamaya hazırlanıyor.Harcama geleneği 2002'den sonra başladı Galatasaray'da...

  2. Galatasaray 90'lı yıllarda ve 2000'lerin başında Barcelona'ya,Manu'ya,Real Madrid'e kafa tutabilecek bir takımdı.Şu anda Manu,Liverpool,Barca karşısında Galatasaray'ın esamesi okunmaz.Acı ama gerçek.Adamlar dakika 90 hala basıyor, koşuyor, 30 mt çaprazdan sert milimetrik orta yaparken sen 8 mt içeri kesecek halin kalmıyorsa 60.dk'da bu ciddi bir sorundur...Günümüz futbolu diyoruz ya hani, Milli Takımın turnuva'da yaptığı gibi,diyetisyenin,kondüsyonerin başka kafada olacak...O diyecek ki,"sabri sen daha az protein alacan karbonhidrat yüklemen lazım nedeni bu,bu,bu....Arda sana krbhdrt takviyesi yapmalıyız bak grafiklerde belli oluyor 60 dan sonra enerji kaybın %25 fazlalaşıyor vs vs vs" uzman spor hocaların olacak,yükleme yapacağın yada incelteceğin bölgeler için seni uyaracak ve kişiye özel spor programı verecek...Bildiğimiz body building yaptıracaklar....Ben 2009 yılında zayıf ve çelimsiz futbolcu görmeye dayanamıyorum...Omuz vurulunca yıkılan futbolcu görmeye tahammül edemiyorum...Her işin profesyoneli olacak,uzmanı olacak...Aradaki fark çok açıldı ve artık keyif almıyorum,hani snobluk vs yapmıyorum ama keyif almıyorum kardeşim futbol seyrederken ülkemde...Bu kafalara ne zaman gelecez,ne zaman ulaşacaz bilemiyorum...

  3. Adnan Sezgin hakkında bişiler yazmayacam bile....Tek yazacağım acil uzasın..İstanbulspor'dan beter olacaz yoksa...

  4. Ümit Karan'ı hiçbir zaman sevmemiş biri olarak,bu sene gidecek olması beni mutlu ediyor...Nonda İorfa'dan da kötüye gidiyor;bye...Aydın için bir çok kişi iyimserken ben hiç olmadım...İyi topçu Arda gibidir...Koyarsın takıma ilk maçından itibaren takır takır topunu oynar yetenekli ise...Aydın asla iyi bir topçu değil ve olmayacak....Kumaşı belli...Ankaraspor ve muadili takımlar için olabilir...Ama Galatasaray topçusu hiçbir zaman olmayacak...De Sanctis olamadı...Lincoln'ü mümkün ise 28 Mart itibariyle Gaziantep'e götürüp maç sonu Tabata ile değiştirelim...Özel izinmi almak gerekir TFF'den Uefa'dan, imzamı toplansın ne yapılsın bilemiyorum ama bu değiş-tokuş yapılsın..Ders vereceksek böyle verelim, hokkabaz Antep'te takılsın bir sene...Zaten ha Antep ,ha Fluminense mekan olarak da pek farklı değildir aynı kafalar...Bu malı bizden sonra Fluminense bile almaz ama o ayrı...
  5. Kimse kalkıp benimle "daha 9 maç var hiçbirsey belli olmaz" kafasına girmesin...O kafa bağnaz kafadır,örümcek kafadır,pollyanna'dır.Hak etmiyoruz.Sezon başında yiyici sezgin'in getirdiği gariban alman'ı değiştiren ,önünde o kadar hedef varken bariz hatalar yapan bir takım'ın şampiyon olmasını istemiyorum kendi adıma.Bugünden bahsetmiyorum...Geleceği yakalama adına çok profesyonel adımlar atmalıyız...Profesyonel adımlar atılmadıkça,malzemecisinden diyetisyenine,body hocasından(!), CEO'suna kendi ligimizde 31 çekmeye devam edeceğiz.Ve aradaki fark açıldıkça açılacak ,elin gavuruna özendikçe özenmeye devam edeceğiz...

16 Mart 2009 Pazartesi

Devamını bekleriz


Copy-paste haberciliği olacak biliyorum ama uzundu yazmaya üşendim ...Üstelik yoruma da çok açık değil olay :) Bizim başımız kelmi demek isterim ama o ayrı....Samiyende Toroman'ın gönlünü alırız illaki...

Geride kalan hafta sonunda, Turkcell Süper Lig'in 24'üncü haftasında Eskişehirspor'dan Emre Toraman kendi kalesine kaydettiği iki golle Bursaspor maçından 2-1'lik mağlubiyetle ayrılmalarına sebep oldu. Toraman bu gollerden sonra tam anlamıyla yıkılırken oyundan çıkmak istedi ve bir futbolcunun başına gelen en kötü duygulardan biri olan kendi kalesine gol atmanın üzüntüsünü yaşadı.
Ancak Eskişehirspor'un başına gelenler bu kadarla kalmadı. İşin trajikomik yanı Eskişehirspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay'ın anlattıklarıyla anlaşıldı.
"Güler misin, ağlar mısın" dedirten olaya göre, Eskişehirspor PAF takımı da Bursaspor PAF ile yaptığı maçta sahadan 2-2'lik beraberlikle ayrıldı ama Bursaspor'un gollerini Eskişehirsporlu gençler kendi kalelerine attı.

-GÜLER MİSİN AĞLAR MISIN?-
Yani geride kalan hafta sonunda Eskişehirspor ile Bursaspor A takımları arasındaki maçı 2-1 kaybeden Eskişehir'de goller Toraman'ın kendi kalesine attığı goller olurken, iki ekibin PAF'ları arasındaki maçtan çıkan 2-2'lik sonuçta da Bursaspor PAF'ın gollerini Eskişehirspor PAF'ın gençleri kendi kalelerine kaydetti. Kısaca, Eskişehirspor geride kalan hafta sonunda A ve PAF takım düzeyinde 7 gole imza atarken 4'ünde kendi ağlarını havalandırdı.

15 Mart 2009 Pazar

Gerek yok Bülent Hocam


Galatasaray sezonun en güzel deplasman maçlarından birini oynadı.Maçın istatistiklerine bakıldığında top orta sahada %81 Galatasaray sahasında %9 oynandı.Bu istatistikte çok önemli bir durum var.Ümit tamamen bitirmiş...Futbolda artık yok...Takım'ın 90 dakika on kişi oynamasınına rağmen 2-1'lik skoru koruması çok kolaydı....Orta sahayı beşlemesi...Bülent Hoca'nın 70.dakika'da Lincoln'ü oyuna alması halinde maç farka gidebilirdi çünkü Trabzon 2-1'de maçı bırakmıştı zaten.Lincoln'e tavır yapmışın zaten bir hafta boyunca 70 dakika kenarda tutarak da trip atmışın ama profesyonellikte bir yerde mantık devreye girmeli....Bülent Hoca acil olarak bu hatalı "tavır" düşüncesinden vazgeçmeli.Eğer tavır alacaksan hiç götürmeyeceksin Trabzon'a.Tamam Lincoln'ü alma eyvallah, o zaman M.Güven'i çıkartma ve Hasanı al Ümit'e yol ver...En kötü ihtimalle yine 2-1 biterdi.Galatasaray bu maçı alsaydı şampiyon için şansı çok yükselecekti,kapris nedeniyle şu maçı verdik.
Santics yüne günündeydi...Defans dörtlüsü devdi.Balta tandemi yine çok iyi oynadı.Barış,Ayhan tek paslarda hareketliydi,Trabzon orta sahasını kevgire çevirdi.Baros müthiş hırslıydı.Arda'yı Tanrı korumaya devam etsin...Şu maçı vermek, yazık...

6 Mart 2009 Cuma

5 Mart 2009 Perşembe

Bugün yediğin hurmalar


Önce haberimize bakalım;Manchester City’nin sahibi Dr. Sulaiman Al Fahim, takımın başına Maradona’yı getirmenin ve Lionel Messi’ye de City forması giydirmenin hayellerini kuruyor.
Kardeşim 50 senelik petrol rezerviniz kalmış şunun şurasında...Boş galon ve varil toplayıp petrol stoğu yapacağınıza poponuzun deliğini bilmeyip zerre kadar anlamadığınız futbola yatırım yapmak nedir? 50 sene sonra bir asır boyunca havalara savurduğunuz o paraları çok ararsınız...Nitekim; Citibank'dan 2007 kasımında 7.5 milyar $'lık hisse alımı yapan Araplar şirketin değeri 300 mia $'dan 6.5 mia$ düşünce kendilerini acaba nasıl hissettiler...Buradan Arap arkadaşlara sesleniyorum; ileride çölde range rover yerine deveye bineceksiniz...biraz pirinç biraz yulaf için mızrakla birbirinizi kovalayacaksınız...akıllı olun parayı har vurup harman savurmayın...ne demişler; yazın yediğin hurmalar gelir kıçını tırmalar...o yüzden Messiydi ,Maradonaydı bunlara gerek yok....

2 Mart 2009 Pazartesi

Atletico Madrid:4 Barcelona:3


Sezon'da seyrettiğim en müthiş maçlardan biriydi. Henry ve Messi'nin pes9vari golüyle 2-0 öne geçen Barca ,Aguero'yu ve Forlan'ı durduramadı...12 puanlık puan farkını 4'e indiren Real Madrid'i yanaklarından öperim.Henry'nin ilk golüne dikkat,hele Forlan 35 mt golü çok acaip...

1 Mart 2009 Pazar

Konyaspor:0 Galatasaray:1

Bülent Kaptan "iyi futboldan çok 3 puanı istiyorduk" yorumu maçın özetiydi.Kesinlikle katılmak gerek çünkü bordo maçında mental ve fiziksel olarak ciddi anlamda yorulan takım bir patates tarlasında alabileceğinin en iyisini aldı.
Arda ,Sabri'nin topu havadayken düşeceği santimi hesapladı ve müthiş zamanlamasını kullandı.Ayhan ve Barış yine çok çalıştı.Lincoln ruhani surette devam etti.Meira vasatın üstündeydi,fiziğini iyi kullandı, öyle yada böyle 3 puan cepte...
Erman'ın sahayla ilgili olarak son dakikası;
"Bu sahada bırak futbol oynanmasını bu sahada davar otlatılır...Sokarsın 100-150 davar bak nasıl otluyorlar..."

Tanrı kabul etsin

Futbolun Retroları: Sivasspor

Güzel maçtı.Açıkçası bir Galatasaray'lı olarak mantığım fener'in kazanmasından yanaydı.45 dakika içinde özellikle gökhan gönül,alex,semih sonucu belirledi.Güzel oynadı sarı lacivertliler.
Sivasspor ise 2 senedir benimsemiş olduğu futbol tarzı olan Retro'dan örnekler vermeye devam etti.1970 Çek futbolu mantalitesini günümüze uyarlamaya çalışan sivas bu varoş futbol mantığıyla ancak bunu yapabilirdi; az bile attı fener...Defans'a kemik kıranları topla,kanatları aç hızlı koşanları oraya koy,M.Yıldız gibi hızlı koşan 38cm bicepsi olan yağız delikanlıyı forvete ekle,kontraataklarla golü at,üstüne yatmaya devam et...Asla şampiyon olamayacak sivas ama kazayla ,%1 şans ile,hakem korumacılığı ile tut ki olurlarsa yerlerde sürünen ülke puanımız dibin dibini görür muhtemelen...

Pazar kafası

Gerçek bir hikaye,bir İngiliz filmi,hooligan mevzuular ve mafya çatışmaları var.İşin ilginç tarafı demek ki bütün dünyada "kariyer" başlangıcı aynı.
WestHam tribünü kovalayan arıza Carlton Leach ,boş zamanlarını spor salonlarında geçirip pazuları şişirdikten sonra en hakiki "kafa adam" olur.Alayına gider yaptığı içinde bir anda şehirde barların, kapısında durması için ciddi tekliflerde bulunduğu biri olur.Akabinde tribünü,deplasmanı bırakıp rantın en büyük kısmının elde edildiği uyuşturucu alemine girer,olaylarda kendiliğinden gelişir.Bu arada konu 1980'lerden itibaren başlıyor.Football Factory'den tanıdığımız Bill, Tommy Johnson'ın kankası,Zeberdee'de filmde oynuyor...Acid House temaları da filmde bol bol işlenmekte.10 üstünden 6.5'dan 7 veririm.

28 Şubat 2009 Cumartesi

El-Hadji Diouf'u kızdırmak


2009 senesinde hala telefonda eşşek şakası yapan yada meydan okuyan zihniyet...üstelik medeniyetin beşiği İngiletere'de (severim bu lafı .....medeniyetin beşiği olmak istiyorum yıllardır ) ...Kardeşim elin şaklabanı seni aramış,koskoca futbolcusun Blackburn'de topunu oynuyorsun,ne diye gaza gelirsin...
http://www.offthepost.info/2009/02/el-hadji-diouf-vows-to-fck-a-one-year-old-child/

Uefa finali için bilet kovalayanlara

Türkiye'den Uefa finali için son başvuru tarihi 20 Şubat'tı.Bu tarihi kaçıranlar için trikli bir başvuru şansı daha var. Uefa'nın internet sitesinden yurtdışında yaşayan amcaoğlu,yeğen,dayıkızı aracılığı ile başvuru imkanınız halen var.Malum , yurtdışında yaşayan 15 milyon akraba ne güne duruyor. Türkiye'den başvurup bilet alamayanlar için alicengiz'li yeni bir başvuru imkanı;


Carling Cup finali öncesi

İngiltere'de sezonun ilk kupası yarın Tottenham-Man.Utd. arasında oynanacak.Yarın saat 17:00'de oynanacak maçta Tot'ham sürpriz yapabilir,Modriç ve Pavlyuchenko destan yazabilir.Olası takım kadroları;
Man Utd: Foster, Fabio, Ferdinand, Vidic, O'Shea, Giggs, Gibson, Scholes, Ronaldo, Wellbeck, Tevez.
Tottenham: Gomes, Corluka, King, Woodgate, Assou-Ekotto, Bentley, Zokora, Jenas, Lennon, Modric, Pavlyuchenko.

Kapak havası


5-2 travmasını yaşayarak,ota boka kızıp "bordo'yu nah eleriz bu şekilde" diye apaçivari bir şekilde ortalıkta dolaşan şahşıma bu resim armağan olsun

27 Şubat 2009 Cuma

Galatasaray 4 - 3 Bordeaux


En son 2002'de Real Madrid maçıydı. Hani şu 2-0'dan 3-2 kazandığımız maç..Tribünde bir Avrupa kupası maçında yerlerde yuvarlanıp tribünde yer değiştirdiğim maç oydu.Bu maçın Türk futbol literatürüne kazandırdığımız "ruh" açısından önemi büyüktü.Maçın son anına kadar alacağımızı biliyordum demek ukalalık olabilir ama gercekten yanımdaki herkes uzatmalara kalsak da galibiyetten emindi.Sabri topa gelirken bizde tribünde vurmak için geri çekildik....Ve sonrası...Maçın tekniği taktiğine girmeyeceğim...Hamburg maçı hakkında da en ufak fikrim yok...Sadece 2002'den beri yaşamadığım bir keyfi halen sürmekteyim şu anda...Başarılar GALATASARAY

24 Şubat 2009 Salı

Aslında

Ya sev ,ya yuvarlan...

23 Şubat 2009 Pazartesi

Ötenazi kafası

Uzunca bir süredir işlerim dolayısıyla şehir dışında olmam , yazılarımı aksatmam bunun da süreki aklıma gelmesi ,sıkıntı yaratıyor üzerimde...Tam döndüğümde büyük bir hevesle yazacam derken olanlar;hevesin kırılması vs vs vs...
Pekala ,genellikle yapmadığım maçın tekniği olayıyla biraz kalem oynatalım.Takım 3-2-3-2 oynayamaz diye bir kural yok.Her taktik uygulanabilir.Buradaki genel sıkıntı uygun taktiğin uygun maçlar ve uygun adamlarla yapılamaması.Bordo maçına 3-5-2 çıkmak şaşırttı bizi.İlk top direkten dönmeseydi dünkü sonuç Bordo'da gerçekleşebilirdi.O panikle 4-4-2'ye dönülemeyeceği barizdi.Maçın ilk dakikalarında Servet-Meira-Emre'nin hiç anlaşamadığı bir gerçekti.Tanrı korudu bizi Bordo'da...O maçta Skibbe hatalıydı ;doğru.Kocaeli maçında 3-5-2 değil,1-1-6-2 yada 1-7-2 de oynasanız çok önemli değil.Ne oynarsanız oynayın o maçın özürü olamaz.Sabri; bu adam sahaya çıktığı an ilk yaptığım ilk 10 dakika sürekli takip edip ayağına ilk topu aldığında ne yaptığına bakmak.Saçmalarsa ilk 5-10 dakika,Sabri maç sonuna kadar ruh gibi geziyor.Mehmet Güven çok sıradan,katma değer yaratan bir adam değil.Ne bekliyoruz bunlarldan ekstra.Kumaşlar bu...Geçen sene Nonda'ya bayılan biri olarak bu sene baktığımda Nonda'yı ön libero olarak görüyorum.Geçen sene topu alıp diklemesine giden ve kanada top çıkaran adam bu sene enlemesine geriye top açıyor...Dünün bir özürü yok...Ancak Skibbe gariban bir Alman TD...Bu adamı (artık ne çıkarı varsa) Galatasaray'a getiren adnan sezgin...bütün herşeye burnunu sokmaya çalışan sezgin, futbolcuların nefret ettiği adam sezgin ,ve halen orda pişkin sırıtarak gezen yine sezgin...
Galatasaray ,sezgin'den kurtulmadan başarılı asla olamayacak.Bugün sezginle harcanan bir gün daha geçti...Kan kaybediyoruz...Kolu kesip kurtulmazsak yarın çok geç olacak....Burda sabaha kadar taktik,teknik konuşsak ne olur,konuşmasak ne olur.....Ötenazi kafamız hayırlı olsun...

İtinayla ikon harcanır

Galatasaray'da geleneksel hale gelen vefasızlıktan sonra gelenekselleşen bir başka durum "ikon" harcamak...Hagi'den sonra sıra Büyük Kaptan'da...Ve sen kıçını kurtarmanın pişkinliği ile hala sırıtıyorsun onursuz herif....
Başarılar Bülent Kaptan...Ancak maalesef olmayacak...

Adnan Sezgin DEFOL !!!

Skibbe'ye hiç kızmıyorum,hiçbir hata bulmuyorum...Bu adamın kumaşı belli...Bu takımın başına Skibbe'yi getiren Adnan Sezgin'dir...İçerden bildiklerimde bunu teyit niteliğindedir ve kesindir.Haldun Üstünel ve diğer yöneticiler ölümüne karşı çıkarken Skibbe ismine ,Adnan Polat ile olan kankalığını suistimal eden Sezgin milyon dolarlık takımın başına bu garibanı getirerek Galatasaray'ın ipini çekmiştir.Muhtemelen komisyonu güzel gelmiştir.

Hakkında birçok şaibe bulunan,Adnan Sezgin eğer gururlu ve şerefli bir insansa,çıkarları Galatasaray'ın üzerinde ise bu kulüpten hemen istifa eder...Bütün bu olanların ardından onursuzca göreve devam edecekse yazıklar olsun...

17 Şubat 2009 Salı

Aslında

Kayseri'de sendika üyeleri İsrail'in Filistin'de yaptığı saldırılara dikkat çekmek amacıyla Alman diktatör Adolf Hitler'in ruhuna helva dağıttı.Türk Eğitim-Sen Kayseri Şubesi üyeleri, İsrail'in Filistin'de gerçekleştirdiği saldırılara ilginç bir şekilde tepki gösterdi. Cumhuriyet meydanında Azerbaycan Özgürlük Anıtı önünde gerçekleştirilen eylemde sendika üyeleri "İkinci Dünya Savaşı'nda Yahudileri katleden Hitler'in yaptıkları İsrail'in yaptıklarının yanında az kalırmış" diyerek Hitler'in ruhuna helva dağıttı.Kar yağışı altında gerçekleştirilen eylemde konuşan Şube Başkanı Ali İhsan Öztürk, esprili bir şekilde İsrail'i protesto ederek, "Dün bir rüya gördüm; rüyamda Hitler Bey, "sizler beni hep başkalarının gözü ile tanıdınız. Haydi, ben kötü biri, kötü şeyler yapmış olabilirim. Ancak Fransa'nın Cezayir'de, Çin'in Doğu Türkistan'da, Yankilerin Amerika'da, Rusların Kafkaslarda, Ermenilerin Karabağ'da, Bush'un Irakta, Şaron'un Filistin'de yaptıkları karşısında benimki devede kulak kalır. Bunlar yaptıkları her katliamda kasıtlı olarak benim adımı öne sürüp kendilerini masum göstermeye çalıştılar. Sizler de bu propagandaya kandınız ve günahımı aldınız. Sizlere hakkımı helal etmiyorum. Ancak bir yolla helal edebilirim; Kayseri Cumhuriyet Meydanı'nda ruhuma helva dağıtırsanız." ifadelerini kullandı.

Enteresan bir kafa....Büyük saçmalamış diyebilimiyim...Bilemedim :)

Galatasaray'da bir gelenek:Vefasızlık

Fatih Terim'in jübilesinde helikopterle sahaya indiği maç aklıma geldi.Sonrasında da jübileler vardı.Sporcuya ödenen manevi "borç/teşekkür"dür aslında jübile.
Galatasaray'da 90'ların sonuna doğru moda oldu vefasızlık.Büyük kaptan Bülent bırakırken teklif edilmedi...Hakan Şükür'ün futbolunu sevmesem de,Galatasaray'a 13 sene hizmet etmiş ve her ne olursa olsun başarısı için ter dökmüş birisine teklif edilmedi...Arif'e teklif edilmedi...En önemlisi kumandan Hagi'ye teklif edilmedi....Ben hayatımda bu kadar vefasızlık ,bu kadar vurdumduymazlık bu kadar rezillik görmedim...İngiltere'ye giden Tugay'ımız "1 sene daha B.Rovers'dayım" açıklamasının ardından toplanıp ona çiçek veren kalabalık asla gözümün önünden gitmiyor.Bizim değerimize onların değerleri nasıl sahip çıkıyor...Biz değer vermiyoruz....

Alper, 2000 UEFA kupası karesinde yer almış bir futbolcu.Ancak sakatlık sonrası maalesef bir daha futbol oynayamadı...O kare içinde yer almak için canını verebilecek Galatasaray'lılardan biriyim...O kare değilmi bizi ezeli rakiplerimize karşı sürekli gururlu kılan,başımız dik tutan...Ve şimdi o kareden bir çocuğumuz maddi imkansızlık nedeniyle internetten 2000 UEFA kupası madalyasını satıyor...Hataları olmuşmu? Yazılanlara göre olmuş,gece hayatı alkol vs vs vs.... Ama bildiğim kadarıyla bu cocuk 2 senedir bağırıyor..Yönetim olarak bir konuş...Her ne olursa olsun formamızı giymiş...Ter dökmüş şansızlık,ayağı kırılmış...Futbolu bırakmış,belki yapmaması gerekir ama madalyasını satacak noktaya gelmiş...Yönetim olarak kapat bu konuyu kardeşim bir şekilde....
Futbolu sevdiğimizi sanıyoruz ama bir boku sevmiyoruz...Biz bu ülkede sadece masturbasyon yapıyoruz....Yazıklar olsun....

10 Şubat 2009 Salı

"İlk 30 dakika içinde Lincoln kırmızı kart görecek"


Lig TV’nin muhabiri Bahri Havadır’dan gündem yaratacak açıklamalar!..

Lig TV’de yayınlanan “Futbol Gündemi” programına katılan Bahri Havadır, Galatasaray ile Merkez Hakem Kurulu (MHK) arasında yaşanan sürtüşmeyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu!..

Sarı kırmızılı kulübün başkanı Adnan Polat ile Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’in geçtiğimiz aylarda sık sık bir araya geldiğini söyleyen Havadır, bu süreçte yaşananları ve şu andaki noktaya nasıl gelindiğini bir bir anlattı!..

Bahri Havadır, “Mahmut Özgener, Federasyon Başkanı seçildikten 2 gün sonra Adnan Polat ile bir araya geldi. Polat, Özgener’e ‘Biz sizden bir şey istemiyoruz. Sadece futbol oynansın’ diyor. Polat ve Özgener, Eylül’de tekrar bir araya geliyorlar ve Adnan Polat anti futboldan yakınıyor. Ekim ve Kasım’da da tekrar buluşuyorlar” dedi.

Havadır’ın bildirdiğine göre; Adnan Polat, hakemlerden memnun olmamasına rağmen Aralık sonunda düzenlediği basın toplantısında hakemlerin arkasında olduklarını söyledi. Basın toplantısı öncesi Mahmut Özgener’i arayan Polat, “Hakemlerden şikayetçiyiz ama yine de hakemlere zaman kazandırmak için basın toplantısında hakemlere destek olduğumuzu söyleyeceğim” dedi.

Devre arasında düzenlenen hakem seminerine de katılan Adnan Polat, “Ben sizin yanınızdayım” diyerek hakemlere desteğini yineledi.

Ve işte Bahri Havadır’ın çok konuşulacak açıklaması!..

“Kayserispor maçından önce Ali Sami Yen Stadı’na ‘bir büyüğümüz’ geliyor ve Polat’a ‘Başkanım dikkat et! İlk 30 dakika içinde Lincoln kırmızı kart görecek’ diyor. Adnan Polat şaşırıyor ve ‘Bu kadar da senaryo olabilir mi?’ diyor.”

Bu söylediklerinin bir senaryo olarak görülebileceğini vurgulayan Havadır, “Ben duyduklarımı paylaşmak istedim. Yarın düzenlenecek Divan Kurulu Toplantısı’nda Adnan Polat bu konuda açıklamalarda bulunabilir. Bence Polat baltayı topraktan çıkardı ve gömmeyecek” diye konuştu.

Bundan sonra Adnan Polat ve ekibi tarafından kesinlikle bir geri dönüş olmayacağını belirten Bahri Havadır, Adnan Polat’ın Galatasaray ile MHK’nin artık uyum içinde olamayacağını düşündüğünü ve ‘Ben güvendiğim insanlar tarafından arkamdan hançerlendim’ dediğini de sözlerine ekledi.

Leeds Utd:2 - Millwall:0


Olmuyor işte , bir türlü Elland Road'da olmuyor. Adamlar 3 topla 80 metre top sürüyor...Herkes refakat ediyor.Beckford inanılmaz bir gol attı ama resmen Millwall orta sahası,savunması seyretti gol nasıl olur diye.Böyle giderse CL hayalleri gene yarınlara kalacak,yazık olacak...

8 Şubat 2009 Pazar

Leeds vs Millwall

Division 1'de yılın ilk ve dev derbisi yarın TSİ 21:45'de Elland Road'da başlayacak.İki takım arasında Ekim 2008'de oynanan maçı Milwall 3-1 kazanmış,büyük kaptan Harris gollerden ikisini atmıştı. Daha önce Elland Road'da yapılan 8 maçın beşini Leeds kazanırken,Millwall deplasmanda 2 kez galip gelmiş, bir maç da berabere bitmiş.
Elland Road'da yapılan 8 maçın sonuçları;
1931/32 Leeds United 0-1 Millwall
1947/48 Leeds United 2-1 Millwall
1985/86 Leeds United 3-1 Millwall
1986/87 Leeds United 2-0 Millwall
1987/88 Leeds United 1-2 Millwall
2004/05 Leeds United 1-1 Millwall
2005/06 Leeds United 2-1 Millwall
2007/08 Leeds United 4-2 Millwall
Millwall bu sene CL'ye cıkabilmek için çok çabalıyor.Ligin ilk haftalarında çok iyi performans göstererek 2'ciliğe kadar yükselseler de ilk yarının sonuna doğru aldıkları beraberlikler 6.cılığa kadar itti aslanları.4 maçı eksik Millwall toplam 8 puan alabilirse ikinciliğe yükselir.Deplasman karnesi iyi olmayan Leeds, kendi sahasında 4 mağlubiyet 2 beraberlik almış.Kişisel görüşüm mavi aslanlar Elland Road'da kaybetmez.
Maçı canlı izlemek için bir link veriyorum,
son olarak;
HADİ MILLWALL !!!

Sizin neyinize ?

Türkiye Futbol Federasyonu, 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası'nın Türkiye'de düzenlemesi için UEFA'ya başvuru yaptı. Başvuru ile ilgili resmi yazı Türkiye Futbol Federasyonu tarafından dün UEFA'ya gönderildi. UEFA İcra Komitesi'nin çeşitli süreçlerin ardından Euro 2016'yı düzenleyecek ev sahibini 2010 yılının Mayıs ayında açıklaması bekleniyor. UEFA, Euro 2016'yı düzenleyecek ülkenin, belirlenen kriterlere uyan 9 stadyumu hazırlamasını istiyor.
2016'ya kadar pisliklerinizi temizleyebilecekseniz aday olun!!!

O..... Çocukları



Oğuz Sarvan:Hakemlik yaptığı dönemden beri Galatasaray düşmanlığı tescillenmiş ,basiretsiz biri,
Selçuk Dereli:Her dönem çetelerin tetikçiliğini yapan ,onur ve haysiyet kavramları olmayan insan,
Kemal Dinçer:Kadıköy'de sahaya atılan sustalıyı saklayacak kadar hasta fenerbahçeli,gözlemciler ve temsilciler kurulu başkanı,
Sizi her zaman O..... Çocukları olarak hatırladık ve öyle hatırlamaya devam edeceğiz....

5 Şubat 2009 Perşembe

İyiki doğdun Kumandan

Son maçındı kumandan...Hepimizin boğazı düğümdü...Son kez izliyorduk seni o sahada...Ne maç ne şampiyonluk umurumuzda değildi...Az sonra gidecek sevgiliye son kez bakarsın ya doya doya,her hareketini kafana kazırsın ya öyle bakıyorduk sana...sadece seni izliyorduk...topu tam önümüzde alıp destansı attığın gol giden sevgiliye verilen son öpücük gibiydi kumandan.... dayanamadık o an...gözlerimizden akmaya başladı...tutmadan kendimizi ,hıçkıra hıçkıra...Filmin son karesinde de muhteşemdin kumandan...Her zaman olduğun gibi...Gırtlaklarımız yırtılırcasına bağırdık ismini....I LOVE YOU HAGI....
Tanrıya şükürler olsun ki doğdun ve bize en büyük güzellikleri yaşattın...En büyüğünü,en güzellerini...
Nice mutlu senelere kumandan...Seni çok seviyoruz...sonuna kadar...

Doğum günün kutlu olsun Metin Abi

Senin "Ruh"undur bize örnek olan...2 Şubat 1936

4 Şubat 2009 Çarşamba

Mike Riley senin annen nereli


Pazar günü Liverpool yüzümüzü güldürürken İngiliz hakem camiasının en tartışmalı ismi Mike Riley bir skandala daha imza attı...Topu korner'e sıkıştırarak zamandan çalmak isteyen Benayoun'un arkasından gelen Bosingwa tekmeyi beline beline indiriyor...Yan hakem pozisyona 50 cm olmasına rağmen bu pozisyona kart bile çıkmıyor...
"Mike Riley senin anne nereli" diye bağırmışmıdır KOP ?

Asla şampiyon olamayacaksınız

Türk futbolunun muasır medeniyetler seviyesine çıkmasını diliyoruz,bunu amaç ediniyoruz...Premier League seyrederken bir tarafımız kalkıyor "ulan ne oyun be....top bir orda bir burda" klişesiyle keyfimizi maxzimize ediyoruz....İstiyoruz ki bizim ligimizde de top böyle oynansın...Madalyonun öbür tarafına bakıldığında 2009 senesinde Anadolu takımlarının bütün misyonlarının hala üç büyükleri yenmek olduğunu görmek ise çelişkilerin en büyüğü.
1970 Çek futbolu benzeri kontralı,fizik tempolu top oynayan Sivasspor ve benzerleri ile Türk futbol mantalitesinin gelişmesi yada yurtdışında iş yapması mümkün değil...İşin bir başka yönü Türkiye'de tesadüfen üç büyükleri yenen Sivas ve benzeri takımların şampiyon olabilmeleri de mümkün değil...Elbette gönül ister Anadolu'dan da şampiyon çıksın,Sivas şampiyon olsun...Ama ne patates tarlası sahası bu şampiyonluğu hak ediyor,ne tribünde tezahürat yapmasını bilmeyen taraftarı ne de günümüz mantalitesinden uzak futbol anlayışı...Futbolda devrim yapacak vizyon sahibi kafalar ise emin olun ki Bülent Uygun ve benzerlerinde yok....Bu şekilde giderlerse ,üzülerek iddaa ediyorum ki; Trabzon haricinde asla Anadolu'dan şampiyon çıkmayacak...Sadece peri masalı olarak kalacaklar...

2 Şubat 2009 Pazartesi

Deneysel

Candan Erçetin'in şarkısını söylerken potansiyeli olduğuna uyanmalıydım...

28 Ocak 2009 Çarşamba

Millwall'dan sert mesaj


Millwall V Leeds 18th October 2008 - Celebrity bloopers here
GSE ve Football Factory ile tanıştı yurdum insanı Millwall'la...Elbette daha önce tanıyanlarımız da vardır...99'da tanımıştım bir şekilde Millwall'dan birilerini... bir ara takip etmeye çalışmıştım...Enteresan kafalarda adamlardır...Sempatim o zaman başlamıştı... Millwall, Chelsea'yi çok sevmez,WestHam'ı sevmez,Bristol'u sevmez,Swansea'yi sevmez... ama en nefret ettikleri takım Leeds United'dır...2000'de Leeds'i elediğimiz zaman muhtemelen en az bizim kadar sevinmişlerdir...Bayrak açarak verdikleri mesaj biraz sert...Ama adamlar bağırıyor zaten ; "No one likes us but we don't care" (Kimse bizi sevmez ama umurumuzda değil)

Tekmeye kafa

Güney Amerika 20 Yaş Altı Futbol Şampiyonasında Kolombiya'lı Marco Perez'in tekmesine kafa uzatan Venezuella'lı Carlos Salazar...

Mevzu "nabız"da bitiyor


İngiltere'nin en pahalı futbolcusu ünvanını taşıyan Robinho, 14 Ocak günü Leeds'de bir gece kulübünde bir bayana tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklanarak sorguya çekildi. (goal.com)

Her sene böyle bir haber olur..."Ronaldo grup sex yaptı - Beckham kral orgy'ci vs."...İçlerinden biri de tecavüz suçlamasıyla sorgulanır...Nedense bu olaylar hep İngiltere'de olur...Gelin bu duruma sosyolojik ve sporcu sağlığı açısından bakalım...Adam futbolcu,sahada 90 dk basmadık yer bırakmıyor...günde 2 antrenman yapıyor...nabız sürekli 180 atıyor,kan bünyede cıva gibi...brezilya kızları malum,sürekli karnaval kafaları böyle etine hafif dolgun onların da nabız 150'den aşağı değil....Onlara çok batmıyor bu durum....Ama muhtemelen 80-90 nabıza alışık İngiliz kızları bir anda normal performansın 2 katı bir durumla karşılaşınca adeta "tecavüze" uğramış gibi oluyorlar. Olay bundan ibarettir...İngiliz kızlarına buradan tavsiyem her performans sonrası "bana ne oldu" diye Bristol emniyet teşkilatını meşgul etmesinler...Velhasıl nedir kıssadan hisse;

"Alışmadık popo'da don durmaz" yada "Gülü seven dikenine katlanır"

25 Ocak 2009 Pazar

Bildiri kafası


Music to Rise Of The Footsoldier. Austin Howard Video from Hooligan Firms on Vimeo.

İngiliz taraftar gruplarının böyle bir kafası var.Deplasmana gitmeden önce yada giderken flyerları da gidiyor.En büyük olayların yaşandığı 1980'lerde her gittikleri deplasmanda olay çıkartan Chelsea Headhunters'lıları polis Luton Town FA Cup maçından önce tren istasyonunda durdurur ve trenlere binerek geri göndermek ister.Buna kızan headhunters tren istasyonunu yıkar,şehre girer ve ortalığı yakıp yıkarlar.Polislerin kendileri için hazırlık yaptığını daha önceden bilen Headhunters şehirden ayrılırken arkalarında bıraktıkları flayer'larda şu yazıyordu;
"You Can't Ban a Chelsea Fan" O(bir Chelsea'liyi sınırlamayamazsınız)

Derin Federasyon - Derin MHK

Herşeyi derinlemesine inceliyoruz son 1 senedir...Yeni moda...altı doldurulamayan binlerce komplo teorisine istinaden birçok olayın açıklığa çıkmasını bekliyoruz...En son "Derin Galatasaray" ile ilgili bişiler yazdıktan sonra bu derinlik sarhoşluğunun beni benden aldığını farkettim ve "Derin Federasyon-Derin MHK" neden olmasın diye düşündüm...Dün oynanan Galatasaray ve Beşiktaş maçlarındaki hakem skandallarından sonra ise bu inancım tavana vurdu. Her derinliği ,derinlemesine incelediğimiz şu günlerde Derin Federasyon ve Derin MHK'de incelensin...İşbirlikçiler ve tetikçi hakemler ortaya çıkarılsın....Derin MHK'nın tetikçileri teker teker ortaya çıkarılmassa bu lig'de çok büyük skandallar olacak... Kişisel notumu hemen düşeyim....Böyle bir "Derin"lik varsa aklıma gelen en büyük tetikçi her zaman Selçuk Dereli olmuştur...

24 Ocak 2009 Cumartesi

Türk hakemleri ve Avrupa

Bugün Sivas'ta yaşanan olay Türk hakemlerinin neden Avrupa'da asla maç yönetemeyeceğinin ispatıdır.Ümit Karan ağzıyla "çok ayıp" diyor...Dikkatli bakılırsa rahatlıkla görebileceğiniz bir cümle..Atılma sebebi "su sıçratmak" ...olacak iş değil...Avrupa'nın dördüncü büyük milli takımının hakemlerine maç verilmiyorsa bugünkü mevzuya aslında çok da şaşırmamak gerek..
Maçın ilk yarısı Galatasaray oyunun hakimiydi...Skandal sonrası ise o sahada on kişiyle bu kadar...Baros'u çıkartıp Yaser'i alan Skibbe'ye ise ne desek boş...

23 Ocak 2009 Cuma

Haftasonu futbol ekranı

23 OCAK CUMA
20:00 Ankaraspor - Konyaspor > Lig TV
21:45 Derby County - Notigham Forest > NTV Spor
22.45 Belenenses-Benfica > SPORMAX - HD
24 OCAK CUMARTESİ
13:30 Samsunspor - Kartalspor > D Spor
14:00 Sivasspor - Galatasaray > Lig TV
14:30 Abeerden - Rangers > Futbol Smart
17:00 Celtic - Hibernian > Futbol Smart
19:00 Beşiktaş - Denizlispor > Lig TV
19:15 Manchester United - Tottenham > NTV Spor
20:45 PSV - NAC Breda > Futbol Smart
21:30 Juventus - Fiorentina > NTV Spor
22.45 Braga-Porto > SPORMAX - HD
23:00 Barcelona - Numancia > NTV
25 OCAK PAZAR
13:00 Kasımpaşa - K.Erciyesspor > D Spor
15:30 Groningen - Ajax > Futbol Smart
16:00 Bologna - Milan > NTV Spor
18:00 Liverpool - Everton > NTV Spor
19:00 Fenerbahçe - Trabzonspor > Lig Tv
22:00 Real Madrid - Deportivo > NTV Spor
26 OCAK PAZARTESİ
20:00 Çaykur Rizespor - Manisaspor > D SporTV
kaynak:tribündergi

Avustralya Açık Tenis'te olay



Tenisle olan alakam Boris Becker ,McEnro,Navratilova ile sınırlı..Birde Graff vardı cici Alman kız...1-2 tenis denemem oldu çok eskiden ama baktım çok zor bir spor, direk uzadım...Arada iddialı maç olacağını duyarsam biraz bakarım futbolsuzsam....Avustralya Açık Tenis başlamış...Kim ne yapıyor ,sonuçlar ne ,ilgilenemedim ama Sırp Djokovic ile Boşnak Delic arasındaki maçtan önce ortalık biraz karışmış...Şiddet futbol'da göze çok batmıyor ama diğer sporlarda emanet gibi duruyor....hele tenis'te; yok artık !

Nedved'e "cazip" teklif


İtalya 3.lig takımlarından Lanciano'nun "bayan" başkanı sezon sonu Juventus ile sözleşmesi biten Nedved'e teklifte bulunacakmış."Param yok ama cazibem var"modeliyle yola çıkan bayan Başkan Valentina Maio'nun Nedved'i ikna etmesi gerçekleşmesse ,Roberto Carlos'a aynı teklifi götürmesini tavsiye ederim. Fenerbahçe'de olmadı ama belkide böyle bir "motivasyon" Carlos için ikinci bahar anlamına gelebilir.Bu arada başkanım amigo'ya ihtiyacınız varsa haberim olsun...Ben ve ekibim emrinize amadeyiz,gurur duyarız,mest oluruz....

Jilet Gerard

29 Aralık 2008'de bar kavgası nedeniyle soruşturma için polis merkezine gidip ifade veren Steven ve kalitesi...Yargıya müdahale(!) edilmez ama muhtemelen davadan birşey çıkmayacak Gerard aleyhine...O değil de adamın ifade vermeye giderken giydiği elbiseye bak;jilet....ayakkabıdan cekete ,kravata en ufak abartı yok...Bizim parlak kravatlı ,varoş ipek mendilli,işlemeli ayakkabılı,yaka bağır açık kurtlar vadisi stil gezen ayak topçularına selam olsun... Şekilcilik değil yaptığım anti-apaçilik...
(İmza törenine jilet gibi gelen De Santcis'de takdire şayandı)

Cuma Kafası


Bullet For My Valentine - Hearts Burst Into Fire (Official Music Video) - More amazing video clips are a click away

İlk dinlediğimde yeni yetme amerikan veletleri sandım...American Pie kafası kolejli bebelerin yeni kafalar bir değişik gitar rifleri var ki dayanılır gibi değil..Böyle bir cayır cayır bişiler...net olmayan hızlı atılan cabuk biten manasız sololar,davul desen gereksiz fazla süslemeleri,bi değişik aksaklı kısaca anlamsız...LA Sound ve Michael Jackson olmasa zaten abd müzik dünyasının yüz karası olacaktı...
Bullet 4 my Valentine Galler menşeili bir grup...Ters köşeye yattım...Bir süredir bakıyordum gruba...Davulcularını birgün yolda görürsem yanaklarından öpecem...Bu şarkı cuma kafasına istinaden...
http://www.bulletformyvalentine1.com/

22 Ocak 2009 Perşembe

Liverpool "siyah"a dönüyor

Liverpool 2009-2010 sezonu formalarını tanıttı...Forma yukarıdaki gibi olacak.Hoşuma gitmedi bir Liverpool sempatizanı olarak.Formaların Avrupa Kupası maçlarında giyileceği belirtiliyor.Formaların yanındaki çizgiler sarı olacak.Kop'un tercihi ise beyaz olması yönündeymiş.

Dean Saunders

Kendisi Swansea şehri doğumludur, futbola da 1982 de Swansea'de başlamıştır. (Premier Manager da ŞL finali oynattım ben bu takıma!)Aston Villa takımında yıldızı parlamıştır. Villa öncesinde 1 yıllık Liverpool macerasında 42 maçta 11 gol atar ve Aston da 110 da 37 lik performansın ardından Galatasaray' a transfer olmuştur. 27 maçta 15 gol atmıştır ama bu gollerin arasında biri vardır ki...
Türkiye Kupası finalinde 117. dakika oynanmaktadır, maç 1-0 FB üstünlüğüyle devam etmektedir. Bu skor FB'ye 14 yıl aradan sonra Kupa getirecektir ama Saunders sahneye çıkar ve golünü atar (hala kazanamadılar dimi Kupayı...) Tilki lakabını boşa çıkartmamış ve kupayı GS a getirmiştir. Maçın arkasından Souness'ın yapacağı bayrak dikme olayı ise önümüzdeki 1000 yıl daha unutulmayacak anılar arasına girmiştir.
Kaleyi nerden görse şut çeken bu adam 35 metre menzilli gollere de sahiptir.
GS in Sparta Prag la oynanan ve ilk maçı 3-1 kaybetmesine rağmen daha 4. dakikada sahneye çıkarak yüreğimi ağzıma getiren ve Kapalı tribünde delirmeme neden olan gol sonrası taraftar koşusu hala gözümün önündedir (Sonradan Pavel Nedved, Nezihi Boloğlu nun belinden su almıştır ve maç 1-1 biterek GS elenmiştir)
1 yıl süren kısa GS macerasında, Hakan Şükür'ün yanında eskittiği adamlardan biri olarak değil de Kupa kazandıran futbolcu olarak Türk futbol tarihinde yerini almıştır.
2004te Newcastle da golcülere özel antrenörlük yapmaya başlayan Saunders sonradan Souness a yardımcı antrenör olmuş fakat gelen başarısız sonuçlar ardından görevinden alınmıştır. 2007 de BJK'tan tanıdığımız bir diğer isim Toshack la beraber Galler Milli takımında görev almış ve halen Wrexham Kulübünde menajerlik yapmaktadır.

teşekkürler Serhat Gürsoy

21 Ocak 2009 Çarşamba

Derin Galatasaray

Çocukluğumdan beri duymaya aşina olduğum kelimedir "Derin Devlet"...Gizemli gelir bünyeye bir o kadar da tedirgin edici...Malum son günlerin modası derin devletin sorgulanması...Madem bütün derinlikleri sorguluyoruz o halde "Derin Galatasaray" diye bir yapı varmı varsa bunun başında kimler var onu da sorgulamak gerekir...
"Galatasaray"lılık "Galatasaray"lılıktır..Kimin kimden fazla Galatasaray'lı olduğunun hiçbir önemi yoktur; sorgulanamaz da...Babam gibi futboldan çok iyi anlayan liseliler olduğu gibi hiç alakası olmayan GSL'liler,liseli fenerli,bjkli liseliler gördüm...Lise mezunu hasta Beşiktaşlı olan bir arkadaşımın geçen seçimler öncesi bana nazire yaparcasına "Özhan Başkanıma oyumu vereceğim,Tanrı başımızdan eksik etmesin" diyerek dalga geçmesini unutamıyorum.Kulüp üyesi olup oy vermek için tüzüğe göre liseli ve alaylıların vermiş olduğu rakamların major saçmalığına girmek zaman kaybı...Bunu zaten herkes biliyor...Üstelik Galatasaray'ın tarihi başarılarının arkasında her zaman Alaylı başkanlar olduğu da bir gerçek...

Ancak ne garip ki , ne zaman başarılı olan alaylı bir başkan çıksa bir an geliyor bir şeyler dönmeye başlıyor...Birileri harekete geçiyor,birileri kulisler yapmaya başlıyor, bişiler bişiler....

"Birileri Galatasaray'ın halka inmesini istemiyor" doğru bir klişe...Zaten istenilse tüzük-yönetmelik çok daha önce değişmiş olurdu..Tarihin en başarılı Galatasaray Başkanı Sayın Faruk Süren'in sözleri çok anlamlıydı...."Galatasaray UEFA kupasını aldığı an şeref tribününde sevinmeyen Galatasaray'lılar vardı"...Bu cümle anlamı itibariyle çok önemlidir ve aslen "Derin Galatasaray"ın varlığını ispat niteliğindedir.

UEFA kupasının alınması Galatasaray'ın dünya devi olmasındaki ilk adımdı...Bu adımlardan bir diğeri tabana yayılmak ile gerçekleşecektir.

Canının istediğini Başkan yapan, istemediğini indiren bir zihniyetin varlığı Galatasaray önündeki en büyük tehlikedir.Galatasaray Spor Kulübü'nün bir dünya kulübü olması "Derin Galatasaray"ın temizlenmesi ile mümkün olacaktır.